Evde uzun süredir kek pişirmiyorum. Onur'da İstanbul'a dönünce, kendim için de yapmamaya karar vermiştim.
Ama artık yeterrr dedim. Evin enerjisinin değişmesini, missler gibi zencefil ve tarçın kokusu yayılmasını ve ıhhhh ıhhhhh çok güzel olmuş diyerek kek yemek istedim :)))
Can arkadaşım Hülya ile konuşurken kek yapacağımdan bahsettim. Hülya 'da kendisinin her zaman yaptığı klasik kek tarifini çeşnilendirerek hazırladığından bahsetti.
Tarifi biraz değiştirerek denedim. Nasıl lezzetli,yumuşacık bir kek oldu. Beğenilerek hemen tüketildi. Teşekkür ederim arkadaşım :))
Kek pişerken bir yandan da evde hoşluk olsun diye yılbaşı ağacımı süsledim :)
Malzemeler :
3 yumurta 1 su bardağı şeker 1 su bardağı ılık su 1 su bardağı zeytinyağ 2 su bardağı un 1 pk.kabartma tozu 2 tatlı kaşığı tarçın 2 çay kaşığı zencefil ( karanfil,mahlep de eklenebilir) 1 fiske tuz
Yapılışı:
Yumurtalar ile şekeri iyice çırptım. Ilık su,sıvıyağ ekleyip tekrar çırpmaya başladım. Elenmiş un,kabartma tozu,tuz,zencefil ve tarçını eleyip ekledim karışıma. Düşük devirde biraz çırptıktan sonra yağlanmış kalıba boşalttım.
180 C de 35 dk yeterli oldu.
2012 YILININ SAĞLIK,MUTLULUK,HUZUR,NEŞE,BEREKET,BOLLUK VE SEVGİ DOLU GÜNLER BİZLERE VE ÜLKEMİZE GETİRMESİNİ TEMENNİ EDİYORUM.
Bu tarifi sevgili arkadaşım Anuş' dan aldım. Paskalya zamanı bizi evine davet ettiğinde hazırlamıştı. Beğenip ve hemen tarifini almıştım.
Birkaç kez denedim ve misafirlerimin de çok hoşuna gitti.
Yılbaşı sofraları için de bir alternatif olabilir diye düşündüğümden paylaşmak istedim sizlerle...
Ayrıca hazırlaması kolay ve pratik...
Malzemeler:
6-7 adet lavaş 500 gr süzme yoğurt 1 paket krem peynir ( pınar beyaz kullandım) kıvırcık salata Salam ( istenirse,haslanmış tavuk,sucuk,jambon vs kullanılabilir)
Yapılışı:
1) Süzme yoğurt ile krem peyniri homojen olacak şekilde iyice karıştırın. 2) 6-7 lavaşa yetecek şekilde karışımı sürün. 3) Kıvırcık salataları yerleştirin.Üzerine salamları veya ne istiyorsanız onu koyun ve rulo haline getirin. 4) Çok gevşek rulo olmasın ki içine koyduklarınızı çeksin ve lezzetlensin. 5) Sardığınız ruloları strech filme sarıp, buzdolabında 1 gece dinlendirin. 6) Ertesi gün misafirleriniz gelmeden önce strech filmleri açıp dilim dilim keserseniz görünümleri de hoş olacaktır.
Nil Hanım'a daha önce erkek arkadaşı için sevgi kurabiyeleri hazırlamıştım. Bu sefer ki kurabiyelerimiz de kız arkadaşı Selin Hanım'ın doğum günü içindi.
Nil Hanım, arkadaşı Hüseyin Bey için daha önce hazırladığım sevgi kurabiyelerimden rica etti. Kurabiyelerin üzerlerine neler yazılmasını istediğini belirtti.
Ben de huzurla hazırlayıp, Bodrum merkeze götürüp teslim ettim. Kurabiyeler zencefil ve tarçınlı olarak hazırlandı.
Geri bildirimi çok güzeldi. Teşekkür ederim Nil Hanım :)
Merve Hanım, askerde ki sözlüsü Ayhan Bey'in doğum günü için asker kurabiyelerimden hazırlamamı rica etti. Kurabiyeleri hazırlayıp İstanbul'a gönderdim. Kurabiyelerin ulaştığının ertesi günü Ayhan Bey'in doğum gününü kutlamak, hem de ziyaret etmek için yola çıktılar...
Ayhan Bey'e ve tüm askerlerimize hayırlı tezkereler diliyorum...
Simla Hanım, İstanbul'dan arayıp daha önce Sedoşumiçin hazırlamış olduğum pastanın benzerini Alev Hanım'ın Bodrum'da kutlanacak doğum günü için hazırlamamı rica ettiler.
Pasta içeriği çikolatalı pandispanya, ganaj krema ve kavrulmuş antepfıstığından oluştu.
Alev Hanıma sağlıklı,mutlu,huzurlu ve sevgi dolu nice nice yıllar diliyorum.
Fotoğrafı akşam çektiğim için istediğim görüntüyü alamadım. Bodrum'dan sevgilerimle...
Enginarlar tükenmeden önce her zaman pazardan almayı tercih ettim. Pazarcımız da o kadar güleryüzlü bir aile... Benim için güleryüz çok önemlidir. Asık suratlı bir satıcıdan hiçbirşey alamam. Mutlaka pazarcılarla sohbet ederim.
O yüzden her hafta alıp yediğim yetmiyormuş gibi deepfreeze de doldurdum :) Bu sene hiç yemediğim kadar enginar yemiş oldum. Yanımda enginarları soyup hemen limon sıkıyorlar ve su ile doldurup torbalıyorlar...
İç baklalarımı da yine güleryüzlü başka bir pazarcıdan aldım. Yanısıra kendi bahçesinde yetiştirdiği yeşillikleri de alıyorum...
Ben pazarda eğlenen biriyim. Herkesle sohbet eder,hal hatır sorarım. Onlar da benle ilgilenirler...
Kimi zaman enginarları alıp,kendim soydum. Ama uzun sürdü. Elim acıdı. O yüzden soyulmuş olanlardan yana tercihim.
Malzemeler...
3 adet enginar 1 kase iç bakla (kabukları soyulmuş) 1 orta boy soğan 2 dal taze soğan zeytinyağı dereotu tuz şeker (arzuya bağlı) su
Yapılışı:
Enginarlar yıkanır tekrar limonlu suda bekletilir. Diğer yanda soğanlar doğranıp zeytinyağında sotelenir. İç baklaların kabukları soyulup yıkanır onlarda tencereye eklenir. İç baklalar birkaç kez zeytinyağında çevirilir.
Enginarlar da eklenir. Tuz ilave edilir. Bir kesme şeker atılır (isteğe bağlı). Su eklenir ve yumuşayana kadar pişirilir.
Ilındığında servis tabağına enginarlar alınır. Orta kısmına iç baklalar yerleştirilir ve dereotu ile süslenir :)
Bir süredir kolumdaki geçmeyen ağrıdan dolayı spor yapamıyordum. Doktorum tenisci dirseği olduğunu söyledi. Sabitlemem gerektiğinden bahsetti. Bir süre askıda tuttum ama doktorun istediği kadar değil. Bütün işler bana baktığı için takıyorum,çıkarıyorum askıyı :( Neyse daha iyi olacak inşallah :))
Haftanın 3 günü mor salkımlar altında spor yapıyoruz. Şimdi azaldı mor salkımlar ama olsun miss gibi kokuyorlar :) diğer günler yürüyüş ve bol bol yüzme ile devam ediyor günlerimiz :)
Çarşıya indiğimde dönerken mutlaka peşime köpek takılıyor :) onlarla konuşa konuşa eve kadar geliyorum :)) Nasıl da poz vermiş :))
Buraya geldiğimden beri,yolda gördüğüm kedi,köpek,çiçek,böcek ne olursa bol bol konuşuyorum onlarla :))
Evimde ve kapımın önündeki çiçeklerimle vakit geçiriyorum.
Fırça çalısı deniyor. Latince adı: Callistemon.
Negatif enerjiyi pozitife çevirmeyi öğrendim. Hayata hep yaptığım gibi gülerek,mutlu,huzurlu ve sevgi dolu bakıyorum :)
Çalışırken bu kadar fırsat bulamıyordum. Şimdi ise bol bol misafir ağırlıyorum,ben arkadaşlarıma davetli oluyorum. Günler birbirini kovalıyor :)
Çilekli,çikolatalı pastalar yapıyorum. İsteyene üzerinde şeker hamurundan objeler ile...
Geçen sene Ela Hanımın isteği üzerine Zübeyde Hanım için nutella temalı pastayı hazırlamıştım.
Bu seferde Burcu Hanım ve arkadaşları Ela Hanımın doğum günü için yine şehir dışından geleceklerini, ve Bodrum'da kutlamak istediklerini belirttiler. Benden de pastasını hazırlamamı rica ettiler.
Zevkle hazırladım ve Oya's bara teslim ettim. Arkadaşlıklarının bir ömür boyu sürmesini ve kendi tabirleri ile Balkabaklarının serüvenlerinin de hep daim olmasını diliyorum.
Ela Hanıma da sağlıklı,mutlu,huzurlu,başarılı ve sevdikleri ile geçireceği nicee niceeee mutluu yıllarrr diliyorummm :)
Pasta içeriği: Çikolatalı kek,ganaj krema ve muzdan oluştu.
1 bağ hardal otu sarımsak zeytinyağ limon ve tuz gerekli
Yapılışı:
Dallarından sıyrılarak ayıklanır. Aslında koca bir demetten kalın yapraklarını atınca az birşey kalıyor. Kalın yaprakları eklememek gerekirmiş yoksa pişmiyor dediler...
En az 7- 8 defa kumları gidene kadar yıkanır. Sonra bir tencerede su kaynatılır. Hardal otu içine atılır ve 10-15 dk kaynatılır. Hardal otları kaynar suyun içinden kevgir yardımı ile çıkarılır ve soğuk suyun içine konulur. Böylece rengi de değişmemiş oluyor.
Sos malzemesi için sarımsak ( istenirse), limon,tuz ve zeytinyağ karıştırılır ve üzerine dökülür. Bir süre çekmesi sağlanır sonra da afiyetle yenir :))
Herkese güzel bir hafta diliyorum. Sağlıkla ve afiyetle kalınız...
15 Mayıs Doğum günümdü. Fatma Hanımın eşi Eyüb Bey'in de doğum günü aynı olduğu için beraber kutlamaya karar verdik :)
Bizim evde toplandık. Sohbetler edip,bol bol güldük. Yedik,içtik :)))
Oğlum da İstanbul'dan geldi :)) Yasmin Hotel de çalışmaya başladı. Artık daha rahat ve mutluyum :))
Canımın içiii oğlumlaaa :))
Çalışırken bu tarz kutlamalara vakit bulamıyordum. Özellikle de kendiminkine :(( O yüzden çok iyi geldi bana diyebilirim.
Pasta yapamadım. Eyüb Bey ile kutlayacağımız için cupcake hazırlamayı uygun buldum. Mavi beyaz tonlarda yazıları yazarak her ikimiz içinde uygun olmuş oldu :)) İkimize de ayrıca cupcake hazırlayıp üzerine mumlarımızı koydum :))
Balkonumda çiçeklerimle vakit geçirmeyi seviyorum. Fotoğrafını çekemediğim bir o kadar daha çiçeğim var :))
Babamın çiçeği yine her mayıs ayında olduğu gibi güzel güzel açtı. Hem anneler günümü kutladı,hemde doğum günümü :))
Çileğim nasıl ama :))
Akşam'da Paddy's ırısh bara gidip eğlendik. Arkadaşlarıma da doğum günüm de benimle oldukları için ayrıca teşekkür ediyorum :))
Ayrıca face.den kutlayan,telefonla arayan,mail atan bütün dost ve arkadaşlarıma da ayrıca teşekkür ederimm :))
Sevgili Tuna arkadaşı Ali İhsan Bey için sevgi kurabiyelerimden hazırlamamı rica etti. Neler istediğini belirledik. Bana da zevkle hazırlamak kaldı :))
Sevgili Tuna'nın teslim aldıktan sonraki geri bildirimi ise çok güzeldi.
Özlem ablanın doğum günü için evinde toplandık. Aperatif yiyecekler olsun. Açık büfe yapalım dedik. Özlem ablaya yardımcı olmak için Tülin abla ve Suna Hanım da yiyecekler hazırlayıp getirdiler. Elbirliği ile sofrayı hazırladık. Bende hemen fotoğraf çekmeye başladım :))
Herkesin ellerine sağlık. Herşey çok güzel ve lezzetliydi :)))
Önemli olan bir arada hoş sohbet ve huzur içinde olmaktı. Öyle de oldu. Çok güzel vakit geçirdik.
Bende naçizane pastam ile doğum gününe katıldım :)
Pasta içeriği vanilyalı pandispanya,çikolatalı krema ve çilekten oluştu.
Özlem ablaya tekrardan sağlıklı,mutlu,huzurlu ve sevdikleri ile geçireceği nicee niceee mutlu yıllarrrr diliyorumm :))))
Mercimek köfte Suna Hanım'dan...
Özlem ablanın dolmaları çokkk lezzetliydi.
Tülin abladan közlenmiş,yoğurtlu kırmızı biber salatası ve patlıcan salatası
Söğüş dil Tülin abladan...
Özlem abladan Fava ve fotoğrafını çekmeyi unuttuğum çok lezzetli sütlü,kremalı patates vardı.
Herkese güzel bir hafta diliyorum. Sağlıkla ve sevgi ile kalınız...
Cumartesi pazarımızdan her hafta farklı ot çeşitleri almaya çalışıyorum. Pazarda ot çeşitlerinde beğendiğim,güvendiğim tezgahlar var. Her hafta onlardan alışveriş yapıyorum. Nasıl hazırlayacağımı,pişireceğimi de anlatıyorlar.
Cumartesi günleri mutfağımın tezgahı ve masam çeşit çeşit otlarla dolu oluyor. Yıkananlar,yıkanıp süzgeçe alınanlar, suya bastırılanlar,ayıklananlar öğleden sonramı alıyor açıkcası... Buzdolabım hep otlarla dolu oluyor :))
Bu seferde kazayağını önerdiler. yaprakları kazayağına benzediği için bu ismi almış.Karaciğer ve mide için çok yararlı olduğunu,sindirime iyi geldiğini,vücudu mikroplardan koruduğunu,bağışıklık sistemini kuvvetlendirdiğini söylediler. Daha birçok da yararı var aslında... Bu kadar yararından sonra almamam olmazdı.Diğer otlar gibi sadece körpe yapraklarını alıp kullanmıyorsunuz. Sapları ve ot bölümünü olduğu gibi kullanıyorsunuz o yüzden de bereketli oldu...
Malzemeler: 1 bağ kazayağı 1 soğan 2-3 diş sarımsak 2 adet taze soğan zeytinyağı tuz,karabiber,pulbiber 1 yumurta (istenirse)
Yapılışı:
6-7 kez suyunu değiştirerek yıkadıktan sonra ıspanak ayıklar gibi sapları ile birlikte doğradım.Tencereye 1 kuru soğan , birkaç diş sarımsak,1-2 adet taze soğan doğrayıp zeytinyağını da ekleyip kavurdum. Kazayağını da ekledim. Rengi dönünce tuz,pulbiber,karabiber ve biraz su ekleyip kavurmaya devam ettim. Sonra yarısını ayırdım sade yemek için. Diğer yarısına da bir yumurta kırıp karıştırdım. Öyle lezzetli oldu ki...
Ebegümecine de bazen yumurta kırarak pişiriyorum çok güzel oluyor. Ebegümeci içine arapsaçı ekleniyor. Dereotuna benzer bir ot çeşidi. Kokusunu sevmedim bir kez aldım sadece...